Tapu İptali ve Tescil Davaları

Tapu İptal ve Tescil Davası Nedir?

Tapu iptali ve tescili davası; kanuna aykırı, usulsüz veya yolsuz düzenlendiği iddia edilen tapu kaydının hukuka uygun hale getirilmesi için açılır. Tapu iptali davası, taşınmazın aynına, yani mülkiyet hakkına ilişkin bir dava olduğundan, mahkeme hükmü kesinleşmeden icra edilemez.

Tapu iptal ve tescil davası, ayni hakkı ihlal edilen kişinin mülkiyet hakkını temin eden en önemli dava türüdür. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 1 nolu Ek Protokol, tüm sözleşmeci devletlere mülkiyet hakkı ihlal edildiğinde bireye etkin koruma mekanizmaları sağlanmasını mecburi kılmaktadır. Bu sebeple, mülkiyet hakkı ihlalleri iç hukuk yolları ile giderilmediği takdirde AİHM’e bireysel müracaat yapılması mümkündür.


Tapu İptal ve Tescil Davası Kime Karşı Açılır?

Taşınmaz mülkiyetine ilişkin tüm davalar ile tapu iptal ve tescil davası, tapu kaydında taşınmazın mülkiyet hakkı sahibi olarak gözüken kişiye karşı açılır. Kayıt malikinin ölü olması halinde ise tapu iptal ve tescil davasının malikin mirasçılarına yöneltilmesi gerekir.

Tapu iptal ve tescil davası ile beraber tapu kaydında yer alan üçüncü kişiye ait ayni veya şahsi bir hakkın ortadan kaldırılması da talep edilirse, tapu kaydındaki hak sahibine de ayrıca dava açılması gerekir. Örneğin; ipotek, önalım hakkı, tapuya şerh edilmiş emlak satış vaadi protokolü, sükna hakkı vs. Gibi ayni veya şahsi hakların da terkini talep ediliyorsa, lehine bu haklar tesis edilen kişiler aleyhine de dava açılmalıdır.

Olağanüstü zamanaşımı sebebiyle açılacak tapu tescil davaları, ilgili tüzel kişilik ve hazine aleyhine beraber açılmalıdır (TMK md.713/3). Örneğin, bir köyün sınırları içinde bulunan taşınmazı nizasız ve aralıksız 20 yıl malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, hem Köy tüzel kişiliğine hem de hazine aleyhine tapu tescil davası açmalıdır.